"DİLLERİN FARKLILIĞI O'NUN DELİLİ"

Dünyada ilk defa www.kolkhoba.org adıyla internet ortamında Lazca yayına başladıklarını söyleyen sitenin editörü Erkan Temel, “Dillerin farklılığının O’nun delili” olduğunu belirtti. Temel, İslâm dininde resmi dil - anadil ayırımı olmadığını, her dilin Allah (c.c.) indinde muteber olduğunu, çünkü dillerin farklılığının O’nun varlığının ve kudretinin delillerinden olduğunu söyledi.


İnternet ortamında sizi Lazca yayın yapmaya yönelten sebepler nelerdir?

Türkiye’de yaşayan Lazların anadili olan Lazca ile yayın yapılmaması, Türkçe yapılan yayınların da yetersiz oluşu, Laz kültürünün siyasallaştırılması ve belli bir görüşün tekelinde imiş gibi algılanması, talep edilmesine ve başvuruda bulunulmasına rağmen TRT’nin Lazca yayına yer vermemesi, anadilimizin zengin, köklü ve yaşayan bir dil olduğunun ispat edilmesi ve Lazcanın sonraki nesillere korunarak aktarılması gibi nedenler bizi anadilde yayın yapmaya yöneltti. Girişimimiz anadilimizin onurlu yaşam mücadelesidir. Küreselleşmenin getirdiği dejenerasyona, egemen kültürlerin asimilasyonuna ve resmi ideolojilerin manipülasyonlarına karşı duruştur.

Sitenizin içeriği hakkında bizi bilgilendirir misiniz?

Anayasal hakkımız olmasına rağmen yayınlarda dilimize ve kültürümüze yer verilmediği için sitemizi bir yayın formatında hazırladık. Bu nedenle sadece müziklere, kliplere, şiirlere, masallara değil, haberlere, makalelere, biyografilere, söyleşilere, diyaloglara ve metinlere de yer verdik. Sürekli araştırma ve inceleme içerisinde olarak sitemize yeni bilgi ve belgeler eklemeye çalışıyoruz. Sitelerde sıklıkla yaşanan seviyesiz tartışma ve polemikleri önlemek için forum ve ziyaretçi defteri gibi bölümlere yer vermiyoruz. Ziyaretçiler oluşturduğumuz grubumuza üye olabilir, görüş ve düşüncelerini bizlerle paylaşabilir, yayınlanması istedikleri materyalleri tarafımıza ulaştırabilirler.

www.kolkhoba.org'un Laz kültürü adına yayın yapan diğer sitelerden farklılıkları nelerdir?

En büyük farklılığımız Lazca yayın yapıyor olmamız. Hem de iki alfabe kullanılarak. Yani Gürcü ve Latin alfabelerini kullanarak ziyaretçilerimize seçim hakkı tanıyoruz. Sitemize konuk olanlar Latin harfleriyle Lazca, Gürcü harfleriyle Lazca ve Türkçe bölümlerinden birini tercih etme imkanına sahipler. İkinci farklılığımız, konuyu algılayışımız ve yaklaşım tarzımız. Kültürümüzü bu kültüre mensup bütün bireylerin ortak varlığı olarak algılıyor, siyasi görüş çerçevesinde yayın yapmıyoruz. Üçüncüsü, anadilin korunması ve yaşatılmasını önemsiyor ve ciddiye alıyoruz. Popülariteden ve riyakarlıktan uzak durmaya gayret ediyoruz. Dördüncüsü, bu konuda kendimizi ehil ve yetkin görüyoruz. Bu ana kadar yıllarca yapılamayanların iki ay gibi kısa bir sürede gerçekleştirilmesi bunun ispatıdır.

Lazcanın gelecek kuşaklara geliştirilerek aktarılması noktasında neler düşüyorsunuz?

Yüce Yaratıcının bizlere buyurduğu gibi iman ediyoruz; “Göklerin ve yerin yaratılması, dillerinizin ve renklerinizin farklı olması da O’nun (varlığının ve kudretinin) delillerindendir. Şüphesiz bunda ilim sahipleri için elbette ibretler vardır.” (Rum 22) Lazcayı veya diğer bütün dilleri Allah (c.c.)’ ın tartışılmaz mevcudiyetinin ve tahayyül edilemez kudretinin en büyük delillerinden biri olarak görüyoruz. Bu bağlamda yeryüzünden bir dilin ölümüne Allah’ın delillerinden birinin kaybı olarak bakıyoruz. Bakış açısı böyle olunca, ister resmi olsun-ister yerel olsun bütün dillerin emanete sadık kalınarak geçmiş kuşaklardan alındığı gibi gelecek kuşaklara teslim edilmesi için her türlü imkanın seferber edilmesi gerektiğini düşünüyoruz.

Bu mirasın zenginleştirilerek yaşatılması için ne tür projelere sahipsiniz?

Sitemizde sadece Türkiyeli Lazlara değil, dünya üzerindeki bütün Lazlara ve hatta Gürcüstan’da yaşayan Megrellere (Hıristiyan Lazlar) de sesleniyoruz. Kardeş iki dil olan fakat süreç içerisinde birbirinden uzaklaşan Megrelce ve Lazcanın bu ana kadar üzerinde çalışılmamış bir sözlüğünü derlemek istiyoruz. Böylelikle bizlerle benzer şartlarda yaşayan Megrellerle birbirimizi daha iyi anlama ve sorunlarımız paylaşma imkanı bulacağız. Teknik ve maddi olarak açılması güç olan dil kursu yerine internet ortamında anadil öğretimi projemizi gerçekleştirmek istiyoruz. Şu anda piyasada mevcut bulunan gramerler, sözlükler ve okuma kitaplarının da yardımı ile ilgi duyanlar Lazcayı oturdukları yerden öğrenme imkanına sahip olacaklar. Yine site üzerinde canlı radyo programı yapmayı düşünüyoruz. Bunu bir test yayını gibi yaparak ileride olası yayına hazırlık yapacağız. Sitemize sohbet programı yükleyerek katılımcıların birbirleri ile Lazca yazışmalarını sağlamak istiyoruz. Eksikliği yaşanan Lazca yazı yazma uygulamasını yaygınlaştırmayı amaçlıyoruz. Sitemizin organizasyonu ile Gürcüstan’ın Sarp köyünde her yıl yapıldığı gibi, “Kolkhoba Festivali” düzenlemeyi planlıyoruz. Müziklerin, oyunların, çeşitli gösterilerin yer alacağı bu festivalle kültürümüze hizmet etmeyi amaçlıyoruz. Lazca ve Laz kültürü üzerine sunum yapılacak geniş katılımlı akademik seminerler tertip etmeyi öngörüyoruz. Böylece dilimiz ve kültürümüze dair bilimsel çalışmalara önayak olmayı arzuluyoruz. Türkiye’de yapılmış Lazca yayınların azlığını dikkate alarak haberler, biyografiler ve makalelerden oluşan yayınlar yapmayı düşünüyoruz. Konuya ilgi duyanların ilgilerini arttırmak, ilgi duymayanların ise ilgilerini çekmek amacıyla bu ve benzeri projeler üzerinde çalışıyoruz.

Anadil öğretimi ve anadilde öğretim konusunda neler düşünüyorsunuz?

Anadil öğrenim hakkının temel insan haklarından biri olduğunu düşünüyoruz. Fakat anadilde öğretim konusunda diğer yerel dillerin olduğu gibi Lazca’nın da yeterli olmadığını düşünüyoruz. Zaten bizim konumuz da bu değil. Biz yeryüzündeki mevcut dillerin insanların birbirleri ile anlaşmalarının bir aracı olduğunu ve bu dillerin bilmeyenlere öğretilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Kur’anın buyurduğu gibi; “Ey insanlar! Doğrusu biz sizi bir erkekle bir dişiden yarattık. Ve birbirinizle tanışmanız için sizi kavimlere ve kabilelere ayırdık. Muhakkak ki Allah yanında en değerli olanınız, O’ndan en çok korkanınızdır. Şüphesiz Allah bilendir, her şeyden haberdardır.” (Hucurat 13) Hz. Adem ve Havva’dan çoğalan insanlar, yeryüzünde çeşitli renk ve dilde irili ufaklı topluluklar oluşturmuşlardır. Küçükten büyüğe, kabileden milletlere varıncaya kadar farklılık gösteren bu oluşumun, temel sebebinin kitlelerin birbirini tanıyıp, anlaşmak ve kaynaşmak olduğu anlaşılmaktadır. Yani soyla övünme yerine, birleşip bütünleşme ve farklı kültürler arasında dayanışma amaçlanmıştır.

Yayın süresince ne tür olumlu-olumsuz tepkiler aldınız?

Kısa süredir yayında olmamıza rağmen gerek yurt içinden gerekse yurt dışından çok olumlu tepkiler aldık. Kültürümüze ilgi duyanlar elektronik posta adresimize ileti göndererek veya grup adresimize mesaj asarak görüş ve düşüncelerini ifade ettiler. Özellikle bu alanda böylesi bir yayının eksikliğinin uzun zamandan beri hissedildiğini ve sitenin yayına girmesiyle bu açığın kapandığını büyük bir memnuniyetle açıkladılar. Bu ana dek olumsuz bir tepki ile karşılaşmadık. Bizim için en olumsuz tepki aslında TRT‘nin tavrı. Devlet kanalı olan ve bütün vatandaşlarına eşit davranmakla yükümlü olan bir kurumun ayırımcılık yapmasını anlamakta güçlük çekiyoruz.

Gazeteci Ahmet Garip’ in yaptığı söyleşi “Milli Gazete” de 15.06.2006 tarihinde yayımlanmıştır.