ANASAYFA

NAZIM HİKMET RAN

20 Kasım 1901'de Selanik'te doğdu. 1913’te Galatasaray Sultanisinde ortaokula başladı. 1917'de Heybeliada Bahriye Mektebine girdi. Hamidiye kruvazöründe güverte subayı iken, sağlık nedeniyle askerlikten ayrıldı. Bu arada ilk şiirlerini yayımladı. 1921 başlarında Kurtuluş Savaşına katılmak için Anadolu'ya geçti. Bolu'da öğretmen olarak görevlendirildi. Daha sonra Batum üzerinden Moskova'ya giderek Doğu Emekçileri Komünist Üniversitesine yazıldı. Burada siyasal bilimler ve iktisat okudu. 1921'de gittiği Moskova’da devrimin ilk yıllarına tanık oldu ve komünizm ile tanıştı.

1924'te yurda döndü. Aydınlık Gazetesinde yayınlanan yazı ve şiirleri yüzünden 15 yıl hapsi istenince yeniden Sovyetler Birliği'ne gitti. 1928 af kanunundan yararlanıp tekrar yurda döndü. 1932'de yeniden 4 yıl hapse mahkûm olduysa da, bu kez onuncu yıl affından yararlandı. Gazetecilik yaptı, film stüdyolarında çalıştı. 1938'de orduyu ve donanmayı isyana teşvik ettiği iddiasıyla 28 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırıldı. İstanbul, Ankara, Çankırı ve Bursa cezaevlerinde yattı. 1950'de özgürlüğüne kavuştuysa da sürekli olarak izlenmekten kurtulamadı. Kitaplarını yayınlatma, oyunlarını oynatma olanağı bulamadı. Askere alınması kararlaştırılınca Romanya üzerinden tekrar Moskova'ya gitti. 1951'de T.C. yurttaşlığından çıkarıldı. Polonya'nın vatandaşlığına geçerek Borzecki soyadını aldı. Memleket dışında geçirdiği yıllarda Bulgaristan, Macaristan, Fransa, Küba, Mısır gibi dünya memleketlerini dolaştı, buralarda konferanslar düzenledi, savaş ve emperyalizm karşıtı eylemlere katıldı, radyo programları yaptı. 3 Haziran 1963'te bir kalp krizi sonucu yaşama veda etti. Moskova'da Novodeviçye mezarlığında toprağa verildi. 5 Ocak 2009 tarihli Bakanlar Kurulu kararı ile Türkiye vatandaşlığı iade edildi.

Nazım Hikmet, Türkiye'de serbest nazımın ilk uygulayıcısı ve çağdaş Türk şiirinin önemli isimlerindendir. Uluslararası bir üne ulaşmış ve adı 20. yüzyılın ilk yarısında yaşamış olan dünyanın en büyük şairleri arasında anılmıştır. Eserleri birçok dile çevrilmiş ve birçok ödül almıştır. Şiirsel gelişimi arttıkça hece ölçüsü ile yetinmemeye ve şiiri için yeni formlar aramaya başladı. Hece ölçüsünden ayrılarak Türkçenin vokal özellikleri ile harmoni oluşturan serbest ölçüyü benimsedi. Eserleri şunlardır:

Şiir: 835 Satır, Jokond ile Si-Ya-U, Varan 3, 1+1=1, Sesini Kaybeden Şehir, Benerci Kendini Niçin Öldürdü, Gece Gelen Telgraf, Portreler, Taranta Babu'ya Mektuplar, Kurtuluş Savaşı Destanı, Saat 21-22 Şiirleri, Şu 1941 Yılında, Memleketimden İnsan Manzaraları, Rubailer, Dört Hapishaneden, Yeni Şiirler, İlk Şiirleri, Son Şiirleri, Yatar Bursa Kalesinde
Roman: Kan Konuşmaz, Yeşil Elmalar, Yaşamak Güzel Şey be Kardeşim
Hikaye: Hikayeler, Çeviri Hikayeler
Oyun: Kafatası, Bir Ölü Evi Yahut Merhumun Hanesi, Unutulan Adam, İnek, Ferhat ile Şirin, Enayi, Sabahat, Yusuf ile Menofis, İvan İvanoviç Var mıydı, Yok muydu
Mektuplar: Kemal Tahir'e Hapishaneden Mektuplar, Cezaevinden Memet Fuat'a Mektuplar, Bursa Cezaevinden Vâ-Nû'lara Mektuplar, Nâzım'ın Bilinmeyen Mektupları, Pirâye'ye Mektuplar
Yazılar: İt Ürür Kervan Yürür, Alman Faşizmi ve Irkçılığı, Millî Gurur, Sovyet Demokrasisi
Masal: La Fontaine'den Masallar, Sevdalı Bulut



                                                                                                                                                              LAZURİ