LAZİSTAN'IN LİMANI: HOPA



Hopa, dağların Karadeniz’e paralel uzandığı dar bir kıyı şeridinde yer alır. Doğusunda Gürcistan, batısında Arhavi, güneyinde Borçka ve kuzeyinde ise Karadeniz bulunmaktadır. Gürcistan’a geçişi sağlayan Sarp Sınır Kapısına uzaklığı 18 km’dir. Hopa, Trabzon-Rize-Artvin-Ardahan-Kars-Erzurum ve Gürcistan’ı birbirine bağlayan uluslararası karayolu üzerinde kavşaktır. Hopa’nın yüzölçümü 289 km² dir. 2008 yılında yapılan genel nüfus sayımı sonuçlarına göre, toplam nüfusu 31.728 kişidir. Merkez nüfusu 17.024, belde ve köyler nüfusu ise 14.704’tür. Nüfus yoğunluğu 154 kişidir. Hopa’ya merkez ve Kemalpaşa beldesi ile 29 köy bağlıdır. Hopa, Karadeniz Bölgesinin tipik dağınık yerleşim özelliklerine sahiptir.

Hopa, 1490- 1512 yıllarında Yavuz Sultan Selim’in Trabzon Valiliği sırasında Osmanlı Devletine katıldı. 1509 yılında, bugünkü Türkiye sınırları dışında kalan Gönye kalesinin fethi ve sancak haline getirilmesi ile Hopa bu sancağa bağlandı. Lala Mustafa Paşa tarafından 1578’de, fetih ile merkezi Ahıska olan Çıldır eyaletinin kurulması sonucunda Hopa bu eyalete bağlandı. 1829 yılında Çarlık Rusya’sı ile imzalanan Edirne Antlaşması ile Ahıska Çarlık Rusya’sına verilince; Hopa, o zaman Trabzon eyaletinin bir sancağı olan Batum’a bağlandı. 3 Mart 1878’de imzalanan Ayastefanos Antlaşması ile Artvin, Ardanuç, Borçka, Şavşat ve Hopa’nın Kemalpaşa bucağı savaş tazminatı olarak Ruslara verildi. Bu durum 13 Temmuz 1878 Berlin Antlaşması ile 1879’de resmileşti. Bu sebeple, Osmanlı yönetiminde kalan Hopa ve çevresi Rize sancağına bağlandı. 1883’de ilçe oldu. Birinci Dünya Savaşı sırasında, 23 Şubat 1915’te, Çarlık Rusya’sı Lihayof deniz kuvvetleri birliği Hopa'ya geldi. İki yıl bölgeyi işgal etti. Bolşevik ihtilali ile Rus askerleri geri çekilmeye başladı.

Yörenin Müslümanlaşmış olması, bütün bu askeri hareketler sırasında, bu yöreler ve Hopa-Kemalpaşa ve köylerinden Akçakoca, Gemlik, Sapanca, Yalova, Alemdağ’a önemli göçler yaşanmasına yol açtı. Ankara hükümeti ile Sovyetler Birliği arasında yapılan, 16 Mart 1921 tarihli Moskova antlaşması ile Kars, Ardahan, Artvin ve Hopa Osmanlı ülkesine bırakıldı. Bu anlaşmayla Liman ve Esenkıyı köyleri ile Batum arasındaki bölgede yaşayan insanlara pasavan ile karşılıklı geçiş hakkı verildi. Fakat 13 Temmuz 1937 tarihinden başlamak üzere Sarp sınır kapısı tamamen kapatıldı.

Hopa, 14 Mart 1918’de Osmanlı ülkesine katılmıştır. 1 Haziran 1933 tarih ve 2197 sayılı yasayla Hopa; Artvin, Borçka ve Şavşat gibi Rize merkezli Çoruh vilayetine; 4 Ocak 1936 tarih ve 2885 sayılı yasayla merkezi Artvin olan yeni Çoruh vilayetine bağlanmıştır. Bu tarihe göre Hopa ilçesi; merkez bucağı 13 köy, Arhavi bucağı 30 köy, Kemalpaşa bucağı 10 köy ve Fındıklı bucağı 18 köyden oluşmakta idi. Bu bucaklardan Fındıklı, 5071 sayılı kanunla 1 Ocak 1948 tarihinde, Arhavi ise 6324 sayılı kanunla 1 Haziran 1954 tarihinde ilçe olmuştur. Çoruh adı 15 Şubat 1956 tarih ve 6668 sayılı kanunla Artvin olarak değiştirildi.

Hopa merkezinin, deniz seviyesinden yüksekliği 10 metre kadardır. Deniz seviyesinden 600- 900 metre yükseklikte köyler vardır. Ayrıca 1.600 metre yükseklikte dağ ve tepeleri de bulunur. Balıklı tepesi 1.010 metre, Sultan Selim tepesi 1.513 metre, Cefruka tepesi 1.640 metre yüksekliğindedir. Sultan Selim tepesinde, Yavuz Sultan Selim’in Gönye fethi sırasında askerleriyle konakladığı söylenir. Cikha tepesinin de, Cenevizliler zamanında barınak olarak kullanıldığı iddia edilir.

Hopa, her mevsim yağışlıdır. Kış ayları ılık, yaz ayları da serin olur. Sundura deresi yatağı merkezli bir rüzgâr etkisi hissediliyor. Bu rüzgâra “kalaş” denir. Yılın en soğuk ayında ortalama sıcaklık, +2 ile +6 derece arasındadır. Nem oranı yüksektir. Bu sebeple bölge bol yağış alır. Böylece, bitki örtüsü çeşitlenir. Yeşilin her tonu görülür. Yayvan ve iğne yapraklı ağaçlar, orman örtüsünü oluşturur. Kızılağaç, gürgen, kayın, kestane ve karaçam en çok görülen ağaçlardır. Orman, zemininde eğrelti otları ve çeşitli çiçekler ile doludur. Doğal su kaynakları yönünden zengindir. En büyük dere Sundura deresidir.

Kıyıdan 400- 600 metre yüksekliğe kadar olan yerler insan eliyle tarım için düzenlenmiştir. Hopa halkının %80'i çay tarımı ile ilgilenir. Ancak son yıllarda çay, artık eski değerini kaybetmiştir. Çaydan başka çok az miktarda narenciye ve fındık üretilmektedir. Son yıllarda kivi üretimi gelişmeye başlamıştır. Kivinin çay ve fındığa alternatif olacağı iddia edilmektedir. Mandalina, elma, armut, erik ile mısır üretimi de önemli yere sahiptir. İlçede ticari olarak, hayvancılık gelişmiş değildir. Büyük ve küçükbaş hayvancılık, kümes hayvancılığı, arıcılık genellikle aile tüketimi için yapılıyor. Yüksek kesimlerde yapılan arıcılık diğer bir geçim kaynağıdır. Balıkçılık, Hopa ekonomisinde önemli bir yere sahiptir. Hopa’da 119 ruhsatlı balıkçı teknesi bulunuyor. 860 kişi ise balıkçılıkla uğraşıyor. Hopa’da 2 de balıkçı barınağı vardır. Mezgit, palamut, zargana, karagöz, hamsi, istavrit, kalkan, kefal, barbunya, alabalık Hopalı balıkçıların avladıkları balıklardandır.

Hopa, zengin flora ve faunaya sahiptir. Kuşların göç yolu üzerindedir. Bazı kayalıklarda akbabalar koloniler halinde yaşar. Boz ayı, yabani keçi, yaban domuzu, kurt, çakal, tilki, porsuk, sansar, su samuru, tavşan, keklik, yaban horozu, çulluk, yaban ördeği, sarıasma, güvercin gibi hayvanlar ve türleri bulunur. Hopa merkezine 10 km uzaklıkta bulunan Kopmuş plajı, temiz denizi ve iki kilometrelik kıyısı ile kamp ve karavan turizmi için yörenin en uygun yerlerinden biridir. Atmacacılık, tüm Doğu Karadeniz Bölgesi gibi Hopa’nın da en eski geleneklerinden birisidir. Son yıllarda doğa ve vahşi hayatı korumak amacı ile atmacacılık yazılı bazı kurallara bağlanmıştır. Yaylacılık, Hopa’da çok eski bir gelenektir. Hayvanların beslenmesini sağlamak için yapılır. En çok bilinen yaylalar şunlardır: Kutul, Bilbolan, Büyükoba, Sarıçayır, Zenginyurt, Fatmaçayır ve Tavget.

Hopa Ticaret ve Sanayi Odasının toplam 470 üyesi bulunuyor. Hopa’da 8 banka şubesi, 6 kooperatif faaliyet gösteriyor. 3 çay fabrikası, 1 un fabrikası, TEİAŞ termik santrali, KBİAŞ bakır tesisi ve POAŞ depo işletmesi de bulunuyor. Hopa Limanının ilçe ekonomisinde önemli bir yeri vardır ve her türlü liman hizmeti altyapısına sahiptir. Hopa Limanı; Sarp Sınır Kapısına yaklaşık 15 kilometre uzaklıktadır ve yaklaşık 100.000 metrekarelik alan üzerine kuruludur. Sarp Sınır Kapısı, Türkiye ile Sovyetler Birliği arasında imzalanan “Uluslararası Kara Taşımacılığı Anlaşması” ile 31.08.1988 tarihinde trafiğe açıldı. Sarp Sınır Kapısının açılması Hopa’ya ekonomi ve turizm açısından canlılık kazandırdı. Nakliyecilik ve konaklama sektörünü olumlu yönde etkiledi. Sınır ticareti, ithalat ve ihracat gelişmeye başladı.

Hopa’da, 1 yüksekokul, 5 lise, 17 ilköğretim okulu, 1 pansiyonlu ilköğretim okulu bulunuyor. Halk Eğitimi ve Akşam Sanat Okulu Müdürlüğü 30 dalda kurs düzenliyor. Hopa’da 2 sürücü kursu ve 2 özel dershane bulunmaktadır. 50 yatak kapasiteli bir devlet hastanesi, 4 sağlık ocağı ve 15 sağlık evinde sağlık hizmetleri veriliyor. Bu sağlık kurumlarında 6 uzman ve 15 pratisyen olmak üzere 21 hekim, 66 yardımcı sağlık personeli çalışıyor.