ANASAYFA

KİMLİĞİNİ ARAYAN ÜLKE: MOLDOVA

19. yüzyılın başlarında sürekli Romen ve Rus idareleri arasında el değiştiren Moldova, 2. Dünya savaşından sonra Sovyetler Birliği’ne üye bir devlet olarak 1990’lı yılların başlarına kadar varlığını devam ettirmiştir. Bu zaman zarfında Rusların egemenliği ve Rus dilinin üstünlüğü, baskı yoluyla Rus harici Moldova halklarına kabul ettirilmiştir. Eğitim dili Kişinev ve nüfusunu Moldovan harici Moldova halklarınn tamamı veya çoğunluğunu oluşturduğu yerleşim birimleri dışında Moldoven (Romence) dilinde yapılmasına izin verilmişse de; halk arasında, devlet dairelerinde, ticarette etkin olan dil Rus dili olmuştur. Zamanla Rusça konuşmak Rusçayı kullanmak bir nevi Rus olmak, elit tabakadan olma anlamına gelmeye başlamıştır. Bu düşüncenin oluşumunda sosyalizmin ve “Sovyetlerin egemen dili Rusçadır” zihniyetinin payı oldukça büyüktür. Kısacası, Rusca konuşan aristokrat fakat Moldovan dilini konuşan köylü, cahil sınıfına girmiştir. Moldova Romenlerinin kendi örf ve adetleri, gelenek ve görenekleri unutulmaya yüz tutmuştur ve Romen halkı Ruslaşmaya başlamıştır. Bugün bile varlığını devam ettiren Rus kültürü Sovyet Rusyanın yıkılmasından sonra Moldova’da eski gücünü kaybetmiştir.

1990’ların başında bağımsızlığını kazanan Moldova hızlı bir değişim ve gelişim sürecine girmiştir. Örf ve adetlerine bağlı olan Moldovan halkı bağımsızlığına kavuştuktan sonra hızlı bir şekilde eski gelenek ve göreneklerini, değişmiş olan değerlerini tekrardan canlandırmaya başlamıştır. Kişinev ve nüfusunun tamamını veya çoğunluğunu Moldoven harici halkların oluşturduğu yerleşim birimleri dışında ağırlıklı olarak konuşulan Rus dili günümüzde üstünlüğünü kayıp etmeye başlamıştır. Şimdilerde Moldoven (Romen) yeni neslin bir çoğu Rusçayı pek tercih etmez hale gelerek kendi anadilini kullanır hale gelmişlerdir. Moldovanlar dışında bu coğrafyada yasayan diğer etnik gruplar (Ruslar, Ukraynalılar, Gagauzlar, Bulgarlar, Yahudiler) Rus dilini tercih etmektedirler. Moldova’da yaşayan Moldovan haricindeki halkların % 90’ından fazlası Ruscayı birincil dil ve/veya ortak dil olarak temsil etmektedir. Bunda Rusçanın konuşulduğu coğrafyanın çok geniş olmasının büyük payı vardır.

Moldova, ekonomisi pek iyi durumda olmayan bir ülke. Moldova’da her iki kişiden biri maddi durumundan şikayetçi. Moldova nüfusunun yaklaşık % 43,8’i maddi durumlarının 2006 yılında daha da kötüleştiğini düşünüyor. Moldova’daki bir bağımsız sosyolojik haberleşme hizmetleri tarafından internette yapılan anket çerçevesinde, toplumun görüşleri sorgulandı. Ankete göre, katılımcıların yaklaşık % 27,9’u geçen sene durumlarında hiçbir değişiklik yaşanmadığını savunurken, % 26,5’i ise maddi gelişmeyi vurguladı.

Moldova’nın bugün en önemli sorunu, ayrılıkçı bir rejimin hakim olduğu, nüfusunu tamamen Rusların oluşturduğu Tiraspol sorunudur ve devletin içinde bulunduğu ekonomik ve siyasi problemlerde esas olarak bu bölgeden kaynaklanmaktadır. Sovyetler döneminde Moldova topraklarına katılan ve Moldova’nın sahip olduğu ağır sanayi tesislerini barındıran Nistru nehrinin doğu yakasındaki ince şerit şeklindeki bölge Tiraspol (Prinistroviya) olarak adlandırılmaktadır. Bağımsızlığı takiben 1990 yılında Moldova ile Tiraspol arasında çıkan çatışma sonunda ayrılıkçı bir rejim kuruldu. Söz konusu rejim hiçbir ülke tarafindan tanınmıyor. Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı’nın (AGİT) önemli konularından birini teşkil eden bu sorunun çözümü için taraflar; Moldova ve Tiraspol, arabulucular; Rusya federasyonu, Ukrayna, AGİT ile gözlemciler; ABD ve Avrupa Birliğinin yürüttüğü görüşmeler bu sene kesintiye uğradı. Hali hazırda, görüşmelerin yeniden başlatılabilmesi için arabulucular tarafından gayret sarfediliyor.



                                                                                                                                                              LAZURİ