ANASAYFA

"PKK'YA TERÖRİST DİYEMEYİZ"

Demokratik Toplum Partisi (DTP) İstanbul Milletvekili Sabahat Tuncel, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın “PKK'yı terörist örgüt ilan edin” çağrısına, “Kimse bizden bunu beklemesin” diye cevap verdi. DTP İstanbul Milletvekili Tuncel, Batman'da düzenlenen “Hasankeyf Kültür ve Sanat Festivali” etkinliklerinde konuştu. Tuncel, DTP'nin Meclise girmesiyle Türkiye'de demokrasi açısından önemli bir süreç başladığını söyledi. DTP milletvekili, Başbakan Erdoğan'ın hükümet programı görüşmeleri sırasında kendilerine yönelik, “Farklılıklarımız zenginliğimiz olacak. Ancak PKK'yı terör örgütü olarak ilan edin” çağrısına yanıt verdi. Sabahat Tuncel, konuşmasında “Kendi farklılıklarımızla bu coğrafyada yaşamak istiyoruz. Kürtlerin ilk kez bu kadar temsil oranı var. Bu şansı iktidar partisinin iyi değerlendirmesi gerekiyor” dedi.

Tuncel konuşmasını şöyle sürdürdü: “Kürtler ilk defa 16 yıl önce temsilcilerini Meclise göndermişti. Ne yazık ki sekteye uğradı. Kürt parlamenterler yaka paça alınıp cezaevine konuldu. Kürt halkı bu kez bir kadınını cezaevinden alıp Meclise gönderdi. Bu, Türkiye demokrasisi açısından, Türkiye siyaseti açısından önemlidir. Bu önemli bir mesajdır. Nedir bu mesaj? 'Kürt sorununun demokratik ve barışçıl çözümü için bu ülkede insan hakları, demokrasi ve özgürlükler için mücadele et. Bu sorunun çözümü için çaba harca’. Ama aynı şekilde devlete de bir mesajdır. Bugün PKK adına yargılanan bir kadını cezaevinden çıkartıp parlamentoya gönderiyorsak, 'bu sorunu parlamentoda çöz' demektir. Bunun arkasında bir halkın özgürlük ve demokrasi özlemi var. Bunun böyle dikkate alınması lazım.”

”Yine bize denildi ki 'çocuklarınızı terörist ilan edin, sizi farklılıklarınızla kabul edeceğiz'. Hiçbir Kürt ferdi, Kürt halkı bunu kabul etmez. Kimse bunu bizden beklemesin. Kürtler bu ülkede demokratik ve barışçıl ortamda kendi kimliklerini özgürce ifade ederek, farklılıklarıyla bu coğrafyada yaşamak istiyor. Bunu çok net bir şekilde ifade ettik. Bizden faydalanmaları gerekir. Bizi ötekileştirerek değil, 'bize benze, gel' diyerek değil, farklılıklarımızla birlikte bu sorunu çözebiliriz. Biz şunu söylüyoruz. Kürt sorununun demokratik ve barışçıl çözümü, Kürt halkına hizmet kadar Türkiye halkına da hizmettir. Bu böyle ele alınmalıdır. Biz bu sorunu çözersek Batman ile İstanbul'u daha yakın kılacağız. Bu ülkenin doğusuyla batısını daha yakın kılacağız. Bu böyle bilinmelidir. Bu sadece Kürtlere hizmet değil, aynı zamanda Türkiye halklarına büyük bir hizmettir. Bunun böyle ele alınması gerekir.”



                                                                                                                                                              LAZURİ