ANASAYFA

LAZLARDAN "LAZLARIN TARİHİ"!

1964 yılında Gürcüstan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti'nde Lazistan (Tarih, Coğrafya, Etnografya Araştırmaları) özgün başlığıyla yayımlanan kitabın Türkçe çevirisi “Lazların Tarihi” adıyla, 1992 yılında Ant Yayınları tarafından İstanbul’da yayımlandı. Muhammed Vanilişi ve Ali Tandilava isimli iki Sarpili Laz tarafından kaleme alınan çalışmanın Gürcüceden çevirisi, Hayri Hayrioğlu tarafından yapıldı.

Kitabın başında; çevirmenin kısa biyografisi, Prof. Sergi Makalatia’nın “Lazistan Tarihi ve Etnografisi”ne ilişkin bir özet yazı ve müelliflerin okuyucuyu kısa bilgilendirmesi yer alıyor. Kitabın “Lazistan Tarihi” bölümünde; Lazika Krallığı, Lazistan Bizans idaresinde, Lazistan Osmanlı yönetiminde başlıkları, “Lazistan Etnografyası” bölümünde; Lazlarda maddi kültür, Şarkılar-şiirler, Oyunlar-danslar, Lazlarda batıl inançlar, Bilmeceler gibi başlıklar yer alıyor.

“Soğuk Savaş Dönemi” eseri olan kitabın okuyucuya hitap eden bölümünde; “Gürcü yurdunu her fırsatta ateş ve kana boğan düşmanların çok çeşitli olduğu fakat bunlardan en zaliminin ‘Osmanlı’ olduğu ve Osmanlının Gürcüstan’ı bölüp yutmaya ve halkını zorla Müslümanlaştırıp asimile etmeye çalıştığı” ifadeleri dikkat çekmektedir. Yapılan araştırmalarda; “Megrelya’nın Zugdidi ve Gali bölgelerinde yaşayan Megrel halkının bugün bile Lazcaya benzer dil konuştuklarının ortaya çıkartıldığı” söylemi ise manipülasyondan ibarettir.

Lazlara hazırlatılmış olmasına rağmen “Lazların Tarihi” kitabı, Laz kimliğini inkara yönelik demagojik propaganda içeren, resmi tarih tezlerine dayanan, şovenist ve faşist söylemlerle dolu ideolojik bir yayındır. Kitabın hiçbir yerinde dipnot ve kaynak adı olmaması da bu tezi güçlendirmektedir. Her şeye rağmen bu kitap, Türkiyeli Lazlar açısından önemli bir kilometre taşı olmuş ve bir kimlik tartışmasını başlatmıştır. Lazlarla ilgili ciddi yayınların kamuoyunun bilgisine sunulması ve eskiden kapalı bir kutu olan SSCB'nin 15 Cumhuriyetinde yaşayan halklarla ilgili olarak bilim adamlarının önündeki engellerin kalkması, bu alanda bilimsel araştırma ve çalışmaların yolunu açmıştır. Fakat asıl yapılması gereken çalışma; 1920'lerde yazılı edebiyat dili haline getirilme süreci başlayan Lazca ile ilgili, o dönemlerde yayımlanmış olan gazete, dergi ve kitapların arşiv raflarından indirilerek kamuoyuna kazandırılması, Lazcanın neden yazılı edebiyat dili olma sürecinin engellendiği konularının aydınlatılmasıdır.



                                                                                                                                                              LAZURİ