ANASAYFA

TEŞKİLÂT-I MAHSUSA

Teşkilât-ı Mahsusa, Osmanlı ülkesinin son on yılında görev yapan örgütlerden birisidir. Teşkilât-ı Mahsusa, İttihat ve Terakki Cemiyeti'nin en seçkin fedai ve eylemcileri tarafından kuruldu. Yalnızca Meşrutiyet'in ilanında önemli bir rol oynamakla kalmadı, aynı zamanda İtalyanlar tarafından işgal edilen Libya'da, Balkanlarda ve Birinci Dünya Savaşında çeşitli görevlerde bulundu. İttihat ve Terakki Cemiyeti'nin illegal faaliyetlerinde yetişmiş fedailer tarafından teşkil edilmiş “Özel Teşkilât”, 1913 yılındaki Babıâli Baskınında da önemli rol oynadı. İttihat ve Terakki Cemiyeti iktidara el koyunca, Teşkilât-ı Mahsusa resmileşti ve uluslararası bir nitelik de kazandı. Hint kıtasından Afrika'ya, Orta Doğu'dan Balkanlara, Arap Yarımadası'ndan Kafkasya’ya ve Orta Asya'ya uzanan İslâm dünyasını Osmanlı etrafında birleştirmeyi amaçlıyordu. 5 Ağustos 1914'te Harbiye Nezaretine bağlı resmi bir örgüte dönüştürülmüştür. 8 Ekim 1918'de İttihat ve Terakki hükümetinin iktidardan ayrılması ile birlikte Teşkilât-ı Mahsusa da resmen tasfiye edilmiştir.

Teşkilât-ı Mahsusa üzerinde çalışan Amerikalı araştırmacı Dr. Philip Stoddard'a göre, Teşkilâtın, Hilâl denilen İslâm dünyasının her yerinde çalışan 30 binden fazla mensubu vardı. Teşkilât-ı Mahsusa içinde çeşitli etnik kökenlere mensup subayların yanı sıra yüzlerce aydın, şeyh ve din adamı da vardı. Said Nursi'den Mehmet Akif'e, Dürzi prens Emir Şekip Arslan'dan Mısırlı Şeyh Abdülaziz Çaviş'e, Tunuslu Şeyh Salih Şerif et-Tunusi'den Libyalı Şeyh Ahmet es-Sunusi'ye, Hintli Muhammed Bereketullah Efendi'den Ebul Kelam Azat’a, Pakistan'ın ilk devlet başkanı Muhammed Ali'den kardeşi Şevket Ali'ye, İbnürreşid'den Şeyh Mehdi'ye pek çok ünlü ismin Teşkilâtla ilişkisi vardı.



                                                                                                                                                              LAZURİ