ANASAYFA

BİR FİLM: ALLAH'IN RENGİ

Tahran’da kör çocuklara eğitim ve öğretim veren bir okulun bahçesindeyiz. Okulun son günüdür. Çocuklar yaz tatiline girecektir. Çocuklar bir yandan sevinçli, diğer yandan hüzünlüdür. Sevinçlidirler, çünkü ailelerine kavuşacaklardır. Hüzünlüdürler, çünkü birbirlerini en iyi anladıkları arkadaşlarından ve öğretmenlerinden ayrılacaklardır. Anneler, babalar veya büyükleri gelirler. Çocuklarını alırlar. Yaşadıkları şehirlere gitmek için otogara koşarlar. Babası gelmeyen bir kişi vardır: Muhammet. Umutla, umutsuzlukla bekler Muhammet. Bir yandan da bahçedeki kuşlarların konuşmalarını dinler, çiçeklerin birbirinden güzel kokularını koklar. Bu güzellikleri göremez ancak hisseder. Önemli olan hissetmek olduğu için de hisseder, mutlu olur ve çoşar. Yuvadan düşen bir kuş yavrusuna saldırmaya hazırlanan kediyi hisseder. Kovalar onu. Yuvasından düşen küçücük kuşu tekrar yuvaya kardeşlerinin yanına bırakır. Aklına yalnızlığı gelir ağaçtan inerken. Aslında babası gelmiştir. Uzaktan Muhammet’i izler.

Muhammet’in annesi ölmüştür. Babası yeniden evlenmek ister. Babası Hashem, Muhammet’i evliliğine engel olarak görür. Ondan kurtulmak ister. Bu sebeple, Muhammet’in tatilde de okulda kalmasını ister. Çocuğunu görmeden önce, doğrudan müdürün odasına gider. Muhammet’in tatilde de orada kalmasını istediğini söyler. Bunun mümkün olmadığını okul müdüründen öğrenince çıkar ve Muhammet’in kendisini beklediği bahçeye gider. Muhammet’i uzaktan görür. Ona yaklaşır. Muhammet, babasının sesini duyunca çok sevinir. Ancak Hashem o kadar mutlu değildir.

Otobüse binerler. Yolculuk boyunca Muhammet hiç uyumaz. Ağaçların hışıltıları, kuşların cıvıldamaları, toprağın kokusu onu mutlu eder. Saatlerce süren yolculuktan sonra, yaşadıkları köyün bağlı olduğu merkeze ulaşırlar. Oradan da at sırtında, yaşadıkları dağ köyüne ulaşırlar. Ninesi ve kız kardeşleri karşılar Muhammet’i. Yine eski günlerdeki gibi beraberce dağlara bayırlara giderler. Kuşların sesi, uzaktaki akarsuyun sesi birbirine kavuşur. Toprağın nemini ayaklarında, güneşin tatlı sıcaklığnı hisseder küçük bedeninde.

Hashem evlenecektir. Ancak fakir bir köylü olduğu için çok çalışması gerekir. Muhammet’in de yeni evliliğine ve mutluluğuna zarar vereceğine inanır. Bu sebeple Muhammet’ten kurtulmak ister. Onu uzak bir yerdeki bir marangoza götürür. Ona çırak verir. Muhammet çaresizdir. Muhammet, kendisi gibi kör olan ustasının dükkânında yatar kalkar. Ancak hep ağlar ve köyünü özler. Muhammet, öyle akıllı ve bilgili bir çocuktur ki, ustası bile onun marangoz olmasını değil, okumasını ister.

Yönetmen: Majid Majidi; Görüntü yönetmeni: Mohammad Davudi; Yapımcı: Mehdi Karimi; Müzik: Alireza Kohandairy; Senaryo: Majid Majidi; Oyuncular: Hossein Mahjoub, Mohsen Ramezani, Salime Feizi, Farahnaz Safari, Elham Sharifi; İlk gösterim tarihi: 8 Şubat 1999; Ülkesi: İran; Dili: Farsça; Süresi: 90 dakika; Filmin orijinal adı: “Rang-e Khoda”.



                                                                                                                                                              LAZURİ